Eski bir altın madeni üzerinde bir heykeltıraş ve ailesi için tasarlanan çevre dostu ev, her biri yaklaşık bir ton ağırlığında olan geri dönüştürülmüş beton bloklardan yığma yapı olarak inşa edilmiştir.
Bugünlerde çok duyduğumuz sürdürülebilir yaşam gerçek oluyor. Tamamen güneş enerjili bir şehir inşa ediliyor ve tamamlandığında şehirdeki 20 bin evde her şey güneş enerjisiyle çalışacak.
Dikmeler üzerinde doğal zeminden yükseltilen çevre dostu ev mimari mirasa ve doğaya saygı gösterilerek yeşil mimari stratejileri ile tasarlanmıştır.
Birçok mimar, şehir plancı ve tasarımcı, yeni koşullara uyarlanabilir yüzer şehirlerden, sel engellerine dönüşen şehir parklarına kadar, iklim değişikliği ile mücadele edebilen yeşil şehirler tasarlıyor.
Malzeme seçimi, geri dönüşüm, doğal havalandırma, gri su kullanımı, yağmur suyu geri kazanımı ve yenilenebilir enerji üretimi gibi yeşil mimari özelliklere sahip California Bilimler Akademisi, LEED yeşil bina sertifikası aldı.
Çevre dostu inşaatlar yeni iş olanakları yaratma potansiyeline sahip. Önümüzdeki yıllarda yenilenebilir enerjinin ardından, çevre dostu yeni binaların inşası için gereken yeşil istihdam en hızlı büyüyen ikinci sektör olacak.
Mimarlık ofisi Nabil Gholam Architects, tarihi kalıntıları yeniden kullanarak, yağmur suyu toplama sistemlerinden pasif soğutma stratejilerine kadar, sürdürülebilir mimari ilkeleri ile yeni bir ev tasarladı.
Ormanlık bir arazide bulunan 1960’lardan kalma kır evi, yeni eklenen iki hacim ve devasa bir terasla genişletilerek büyük bir aile evine dönüştürüldü.
Sıcak ve nemli iklime sahip bir bölgede yapılan ekolojik evi tasarlarken, mimarların temel hedeflerinden biri sürdürülebilir bina kavramlarına entegre bir yaklaşım sağlamaktı.