Paylaşın

MİMARLIK

Merlot evi

Komşu evlerin mimari özelliklerinden ilham alan, mahalle ortamına entegre edilmiş konut projesi, çağdaş yaşam alışkanlıklarını yansıtan güncellenmiş bir yaşam alanı sunmaktadır.

 

Kanada’nın Plateau Mont-Royal bölgesinde yer alan Le Petit Merlot House, NatureHumaine Architects tarafından tasarlandı. Proje, 152 metrekarelik bitişik nizam bir arsa üzerine inşa edilmiş, üst üste istiflenmiş iki dubleks konut biriminden oluşmaktadır.

 

1920'lerden kalma bir evin yenilenmesi ve genişletilmesinden oluşan proje, adını içinde bulunduğu mahalle olan Le Petit Laurier'den ve aynı çevredeki yapı ortamını karakterize eden kırmızı kil tuğla kaplamasından alıyor. Canlı alışveriş caddesiyle bu mahalle, komşular arasındaki ilişkilerin güzel bir yemek etrafında kurulduğu tipik Montreal yaşam tarzını temsil ediyor.

 

 

130 metrekarelik alt dubleks konut birimi arka bahçesiyle uyumlu olarak tasarlandı. Tamamen şeffaf olan arka cephe, yaşam alanları ile dış manzara arasında görsel süreklilik yaratıyor. Zemin katta giriş holü, banyolu ana yatak odası, oturma, yemek ve mutfak alanlarından oluşan açık planlı salon bulunuyor. Bodrum katta ise doğal ışığın girişini artırmak için tasarlanan ekili teraslara sahip bir İngiliz avlusu, avluya açılan yatak odası ve çalışma odası yer alıyor.

 

 

Girişi zemin kattan yapılan 150 metrekarelik üst dubleks daire, güneyden gelen doğal ışıktan tam olarak yararlanmak için tasarlanmıştır. Zeminden merdivenle çıkılan 1.katta iki yatak odası, iki banyo, çalışma odası ve oturma odası yer almaktadır. Çatı katında ise bitkilerle dolu ahşap zeminli terasa açılan mutfak ve yemek odası bulunuyor.

 

 

 

Sokağın karakterine uyan tuğla kaplı ön cephenin aksine, evin arka cephesi modern bir şekilde tasarlandı. Miras entegrasyonu adına, cephede kırmızı kil tuğla, Fransız pencerelerdeki kırmızı boyalı lentolar ve taş payandalar gibi orijinal mimari özelliklere geri dönüş yapıldı.

 

 

 

 

İç mekan kaplamaları, dış mekan ile tutarlı olacak şekilde seçilmiştir. Projenin görsel homojenliği, çeşitli mimari elemanlar aracılığıyla kırmızı tonlarla sağlanmıştır. Bu rengin teması, tuğlada, pencerelerde, saçaklarda ve metal cephe kaplamasında gözüküyor. Aynı şekilde, üst dairedeki kütüphane ve alt dairedeki aydınlatma armatürleri gibi kırmızıya boyanmış duvar ve mobilya parçalarını iç mekanlarda da buluyoruz.

 

 

Mimari: NatureHumaine Architects

Fotoğraflar: Raphaël Thibodeau


Yorumunuzu bırakın

Your email address will not be published. Required fields are marked *
Sadece kayıtlı kullanıcılar yorum bırakabilir.

Paylaşın


avatar
Zehra Karahasan

Editor - yesilodak.com