Yüzlerce marulun sadece köklerinin garnitür olarak servis edildiğini ve diğer kısımlarının doğrudan çöpe atıldığını gören şef Douglas McMaster İngiltere'nin ilk sıfır atık restoranını açtı.
Bir zamanlar üst düzey bir restoranda çalışan genç bir aşçı olan Douglas McMaster, yüzlerce gem marulun sadece köklerinin garnitür olarak servis edildiğini ve diğer kısımlarının doğrudan çöpe atıldığını gördü. Bu, McMaster'ın İngiltere'nin ilk sıfır atık restoranını açmasına neden olan deneyimlerden biriydi.
Atıkların depolanması ve taşınması için yakıt, su, enerji ve zaman boşa harcanırken ve atıkların çürütüleceği, sera gazı saldığı çöplüklere atılan gıda atıkları giderek artarken, açlıkla boğuşan, çevresel olarak yıkıcı dünyada, gıda atıkları etik dışı olarak görülüyor.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'ne göre, her yıl küresel olarak üretilen gıdaların üçte biri - yaklaşık 1 trilyon dolar değerinde - atılıyor.
BM’ye göre bunun bir kısmını kurtarmak, her gece yatağa aç giden 815 milyon insanı beslemek için yeterlidir ve 2050 yılına kadar mevcut 7,6 milyardan 9,8 milyara ulaşacak olan büyüyen küresel nüfusun ihtiyaçlarını karşılamaya yardımcı olabilir.
Her yıl İngiltere'de çöpe giden yiyeceklerin neredeyse yüzde 10'unu oluşturan restoran sektöründe çalışan şefler mutfaklarında savurganlık yapmakla suçlanıyor.
Ancak Birleşmiş Milletler’in 2030 yılına kadar perakende ve tüketici düzeyinde gıda atıklarını yarıya indirmek hedefini destekleyen sosyal bilinçli tüketicilerin desteğiyle, sorunu çözmek için çalışan girişimci ve yenilikçi kadrolara giderek daha çok sayıda kişi katılıyor.
Jamie Oliver ve Hugh Fearnley-Whittingstall gibi bazı şefler, yeni yönetmelikler için farkındalık ya da kampanya oluşturmak için ünlü olmalarını kullandılar. Diğerleri ise konsept restoranlar, çorba mutfakları ve atıkları yiyeceğe dönüştüren sosyal girişimleri başlattı. McMaster, Brighton'daki restoranı Silo'yu yerel çiftçilerden tedarik ederek, ambalajlardan kaçınarak ve her şeyi yan ürünler de dahil olmak üzere bir yemeğin içine koymaya çalışarak 2014 yılında açtı.
McMaster, kalan peynirleri patates için sos haline dönüştürüken, ekmek kabuklarını miso çorbası haline getirdi. Yumurta kabukları ve kemikler gibi parçalar, çiftçilere geri verilen kompost haline getirilir.
McMaster, restoranının atıklara karşı küresel mücadelede çok az etkiye sahip olduğunu kabul ediyor ancak bunun bir örnek teşkil etmesini umuyor. Restoranlar, oteller ve yemek hizmetleri gittikçe gıda atıklarını azaltmaya çalışıyorlar. Ancak işletmeler atıklarını keserken, atıkların yüzde 70'inden fazlasını üreten aileler atıklarını azaltmada daha yavaş. Belki şefler bunu etkileyebilir.
Geçen yılın haziran ayında, İtalya'nın Michelin yıldızlı şefi Massimo Botturası, Londra'nın merkezinde yeni bir restoran açmıştı. Refettorio Felix’e giden müşteriler süpermarket atıklarından pişirilen yemeklerin tadını çıkarıyor. Çorba mutfaklarından farklı olarak, konuklara, sıradan değil, sanatçı ve tasarımcıların eserleri ile çevrili masada servis ediliyor.
Kaynak: weforum.org + silobrighton.com
Editor - yesilodak.com