Bir zamanlar birçok apartmanın, evin ve ofisin ön bahçesindeki karolar sökülmüş ve yerine bitki, çalı ve ağaçlar getirilmiştir. Sokak manzarasında küçük ama dikkate değer bu değişikliğin nedeni…
Şehri yeşillendirmenin bir yolu: karoları yok edin
Hollanda’nın ön bahçelerindeki yer karolarını kaldırmak, çeşitli şehirlerdeki yeşil alanları artırmaya yönelik daha kapsamlı bir girişimin parçasıdır.
Rotterdam'ın herhangi bir mahallesinde bir blok aşağı yürüdüğünüzde, birkaç ay öncesine göre daha yeşil görünme ihtimali yüksek. Bir zamanlar birçok apartmanın, evin ve ofisin ön bahçelerinde sıralanan karolar sökülmüş ve yerine bitkiler, çalılar ve ağaçlar getirilmiştir.
Sokak manzarasındaki küçük ama dikkate değer bu değişiklik, iki Hollanda şehri arasındaki asırlık rekabeti kanalize eden yeşil bir girişimin parçasıydı.Fotoğraf: Micheile Henderson / UnsplashKaro kaldırma yarışmasında, Amsterdam’ın kaldırılan 46.484 karosuna karşılık, 47.942 karo kaldıran Rotterdam yendi. Yarışma sırasında her iki şehirdeki meclis üyeleri sonuçlar hakkında günlük olarak bilgilendirildi ve sosyal medya aracılığıyla vatandaşlarını hızlanmaya zorladı.
Bloomberg’in haberine göre, etkinliği birkaç grup adına koordine eden Frank Lee organizasyonundan Eva Braaksma, "İki şehir arasındaki rekabet genellikle olumsuz bir şeydir, ancak bu sefer olumlu bir şekilde kullanıldı" dedi.
Gruplardan biri, 2020 sonuna kadar CO2'de %25'lik bir azalma için Hollanda hükümetine karşı bir mahkeme kararı çıkaran dönüm noktası niteliğindeki davasıyla ünlü bir STK olan Urgenda idi.
Yer karolarını kaldırma işlemi, bu toplama büyük olasılıkla çok küçük bir oranda katkıda bulunacak. Urgenda, halka açık alanların %3'ünün döşemesi kaldırılıp bitkiler ve ağaçlarla değiştirilirse Hollanda ayak izini %25 azaltmak için gereken 17 megatonun yaklaşık 0,1 megatona karşılık geleceğini tahmin ediyor.
Ancak Rotterdam'daki belediye meclisi üyesi Bert Wijbenga, yer döşemesini kaldırmanın daha çok halk eğitimi ile ilgili olduğunu söylüyor: "Vatandaşları yeşillendirmeye teşvik etmek."
Bu aynı zamanda, iklim değişikliğinin etkilerine dayanmak için şehirdeki yeşil alanları önemli ölçüde genişletme hedefinin de bir parçasıdır.
Aşırı sıcaklık, su baskını, kuraklık ve biyolojik çeşitlilik kaybı artan problemler haline geldiğinden, kaplamalı geçirimsiz yüzeyleri, bitki, ağaç ve gözenekli yüzeyler ile değiştirmek, özellikle şehirlerde bu zorluklarla mücadele etmenin önemli bir parçası olacaktır.
Wageningen Üniversitesi Yeşil İklim Çözümleri Programı başkanı Tim van Hattum, “İklim değişikliğinin en büyük etkisi şehirde kendini gösterecek. Dünyayı nasıl ele aldığımıza ve şehirlerimizi nasıl inşa ettiğimize dair doğayı kapsayan bir yeniden tasarıma geçmeliyiz" diyor.
Suyla çevrili bir şehir olan Rotterdam, özellikle sel gibi bu etkilerden bazılarıyla başa çıkmada ön sırada yer alıyor. Hollanda kıyı şeridini koruyan karmaşık set sistemleri, engeller ve güçlendirilmiş kum tepeleri, küresel ısınmadan dolayı daha şiddetli hava olaylarıyla karşı karşıya kalacak diğer şehirler için suyla nasıl yaşanacağının küresel bir örneği haline geldi.
Ancak Hollanda'da bile değişen koşullara ayak uydurmak zor, diyor Wijbenga: "Şehrimizde su yönetimi her zaman çok önemliydi ancak iklim değişikliği bunu önemli ölçüde artırdı."
Artık suyu dışarıda tutmanın yanı sıra, Rotterdam aynı zamanda şehir için daha yeni bir sorunla da karşı karşıya: içme suyu kaynaklarını korumak ve kuraklık dönemlerinden kaçınmak için daha fazla su getirmek.
Van Hattum, "Şu anda tüm yağmur suyu kanalizasyon sistemiyle şehir dışına yönlendiriliyor. Bu, suyun kurtulmamız gereken bir yük olduğunu, ancak aslında bir varlık olduğunu ve bu şekilde muamele görmesi gerektiğini gösteriyor" diyor.
Karo taşı ve beton gibi geçirimsiz yüzeylerin kaldırılması, yağmurun kullanılabildiği yeraltı suyuna karışmasını sağlıyor.
Rotterdam'ın 2022'ye kadar 20 hektar yeni yeşil alan yaratma hedefi var ve Wijbenga 2020'de karoları kaldırmanın yaklaşık yarım hektar olduğunu tahmin ediyor. Fazladan yeşilliğin büyük çoğunluğu yeşil çatılardan ve halka açık yerlerden gelmek zorundadır.
Şehirdeki çatıların bazılarında çoktan yağmur suyu hasadı yapılıyor. Yerel futbol kulübü Sparta, yeniden kullanmak için yağmur suyunu sahasında topluyor.
Ve Benthemplein su meydanı uluslararası ilgi odağı olmuştur: Güneşli zamanlarda, bu meydan basketbol sahası ve diğer imkanlarla rekreasyon alanı işlevi görüyor. Ancak şiddetli yağmur sırasında, sokak seviyesinin altındaki bu meydan, fazla suyu toplamak için geçici bir havza görevi görüyor. Meydanın altında depolanan su, alanın su basmasını önlerken başka amaçlarla da kullanılıyor.
Rotterdam'ın bu tür yaratıcı girişimlere duyduğu küresel hayranlığa rağmen, Van Hattum, şehirdeki iklim sorunlarının üstesinden gelmenin daha doğal yollarını savunuyor.
Su meydanı gibi yenilikçi çözümler, su baskını önleme konusunda belirli bir sorunu çözmeye yardımcı olduğunu, ancak yine de doğal sistemin şiddetli yağmurla kendi şartlarında başa çıkma kabiliyetine müdahale eden yapay bir beton konteyner olduğunu söylüyor.
Hollanda şehirleri için karoları kaldırma gibi bir girişim, bu tür doğal yeşil alanları teşvik etmenin etkili bir yoludur.
Sadece konut sakinlerini kendi mülkleri üzerinde daha geçirgen yüzeyler yaratma yetkisi vermekle kalmıyor; bir şehrin neye benzediğine dair halkın algısını değiştirebilirler.
Hollanda bir karo ülkesi olmuştur: 2020'deki hava fotoğraflarının analizine göre, tüm bahçelerin yarısı bir şekilde döşenmiştir. Ancak, karo kaldırma etkinliğinin bir parçası olarak, Rotterdam'ın güneyindeki Kop van Zuid mahallesinin 70 sakini bir araya gelerek sokaklarını yeşillendirdi ve 210 metre ile ülkenin en uzun ön bahçesini yapmayı başardı.
Bu tür bir algı değişimi, kentsel tasarımın yeniden yapılması için Van Hattum'un gerçekten gerekli olduğunu söylediği kilit faktör için gerekli olabilir: arabaların önemini azaltmak.
Van Hattum, “Geleceğin şehri otomobiller için çok daha az alan sağlayacak. Yürüyüş, bisiklet ve toplu taşıma merkezi olacak. Bu, şehirde daha fazla yeşil için harika fırsatlar sağlayacaktır: daha küçük araba yollarına ve daha az park yerine ihtiyaç vardır ve bunun yerine yürüyüş için yeşil koridorlar oluşturulabilir. Onlara iki ayrı varlık muamelesi yapmak yerine doğayı şehre çekmemiz gerekiyor" diyor.
Kaynak: bloomberg.com
Editor - yesilodak.com